Wednesday, October 15, 2008

Kaygisiz

Birgun bir dag bisikletiyle geldi babam. Ertesi gun de adinin hakkini versin diye baslayan bir eylem icinde, Kaz Dagi eteginde, Tepekoy'e cikarken dustum. Once zavalli bacak kasi hucrelerim oksijensiz solumun yapmaktan bitap dustu. Sonra ben yere dustum. Yer dedigim patika yani cali diken, belki birkac bogurtlen hani varsa cani ceken. Kanayan diz, cizilen el, yamulan gidon; biri canli iki yarali. Sorumlu bodrumda birakilan BMX'in laneti. Sorumsuz ben. Sorum da su: onca yil sonra birden aklima gelince neden bu gulumseme yuzumde? Gerci o gun de gulup gecmistim. Bu yuzdendir ki benligimin kaygisiz bir tarafi var, Tepekoy yolculuklarindan yadigar.

No comments: